Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021 yılı dış ticaret rakamlarını açıkladığı programda yaptığı konuşmada, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı olan 2023 yaklaşırken Türkiye, ekonomide kabuk değiştirmekte artık farklı bir lige çıkmaktadır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Raffles Otel’de düzenlenen programda 2021 yılı dış ticaret rakamlarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Türkiye ve ekonomisi açısından önem taşıyan bu program vesilesiyle katılımcılarla beraber olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Bugün 2021 yılının dış ticaretini değerlendirmek üzere bir araya geldiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin dış ticaretini geliştirmeye verdiği 20 yıllık emeğin, mücadele ve gayretin meyvelerini özellikle ihracatta topladıklarını, Allah’a, Türk milletine böyle başarı hikâyeleri yazdırdığı için hamdettiğini söyledi.
Türk ekonomisinin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme ilkeleri doğrultusunda gelişimini sürdürdüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklayacağı ihracat rakamlarının, hedeflerine bağlılıklarının ve doğru yolda emin adımlarla ilerlediklerinin en somut nişaneleri olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı olan 2023 yaklaşırken Türkiye, ekonomide kabuk değiştirmekte artık farklı bir lige çıkmaktadır. Şüphesiz elde ettiğimiz başarılarda büyümemize sağladığı katkılarla ihracatımızın çok ciddi payı vardır. İhracatçılarımız akıncı ruhuyla çalışmış, istihdam oluşturmuş, üretmiş, ürettiklerini de dünyanın hemen her ülkesine satma başarısı göstermiştir. Türk ekonomisinin alperenleri olarak gördüğüm tüm ihracatçılarımızı canıgönülden tebrik ediyorum. Yine tarihî başarımızın gizli kahramanları olan emekçi kardeşlerimizi de kutluyor, ülkem ve milletim adına kendilerine şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracat rakamlarını açıklamadan önce kısaca geçen seneye dair değerlendirmelerini paylaşmak istediğini aktararak şunları kaydetti: “İnsanlık olarak iki yıldır son asrın en büyük sağlık krizi olarak nitelenen koronavirüs salgınıyla mücadele ediyoruz. Her ne kadar salgın bir sağlık krizi olarak başlasa da ekonomiden turizme, eğitimden beşeri ilişkilerimize kadar hayatın her alanını olumsuz etkiledi. Böylesi devasa bir krize hazırlıksız yakalanan ülkeler salgın karşısında bocalayarak hemen korumacı, rekabetçi, uluslararası ticareti kısıtlayıcı politikalara başvurdu. Maske ve tıbbi malzeme konusunda Avrupa’da ve dünyanın daha pek çok yerinde yaşanan sıkıntıları hepimiz hatırlıyoruz. Türkiye olarak güçlü sağlık altyapımızın sağladığı avantajları en etkin ve verimli şekilde kullanarak salgın sürecini alnımızın akıyla yönettik. Küresel ölçekte meydana gelen sarsıntılara rağmen Türkiye ekonomisinin ayakta kalması, üretimin aralıksız sürmesi, istihdamın korunması için toplumumuzun tüm kesimlerine yönelik tedbirleri devreye aldık. İş dünyamıza, ticaret erbabımıza, KOBİ’lere, çiftçimize, esnafımıza, çalışanlarımıza sunduğumuz destek ve teşviklerle onların yanında olduk. Milletin felaketinden siyasi rant devşirme peşinde koşan muhalefetin abuk sabuk tekliflerine rağmen Türk ekonomisine asla kontak kapattırmadık.”
Türkiye’nin salgın yönetimine katkıda bulunan en önemli faktörlerden birisinin de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye, dünyanın birçok ülkesinden farklı olarak devletin tüm kurumları arasındaki koordinasyonu en üst düzeyde tutmuş, zaman ve kaynak israfı yaşanmamış, alınan kararlar hızlı bir şekilde uygulamaya geçirilmiştir. Böylece sağlık hizmetlerinin yanı sıra ekonomide ve kamu güvenliğinde de hamdolsun ciddi hiçbir zafiyetle karşılaşmadık. Son iki yıla ait ekonomik veriler Türkiye’nin başarısını açıkça ispat ediyor. Mesela küresel ticaret, korumacı politikalar ve salgının tedarik zincirlerinde yol açtığı kırılmalar nedeniyle çeşitli aksaklıklara maruz kalmıştır. Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre, küresel mal ticareti hacmi itibarıyla hamdolsun bizler burada hiçbir zaman yalnız kalmadık ve muhataplarımızı da yalnız koymadık. Buradaki attığımız adımlarda son iki yıla ait ekonomik veriler Türkiye’nin başarısını açıkça ispat ediyor. Hele hele Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre, küresel mal ticareti hacmi 2020 yılında yüzde 5,3 oranında daralmıştır. Dünyada tüm bunlar yaşanırken, Türkiye 2020 yılını büyümeyle kapatan iki ülkeden biri olmuştur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel ekonominin yüzde 3,4 küçüldüğü bir dönemde Türkiye’nin yüzde 1,8 büyüme kaydettiğini, yılın üçüncü çeyreğinde Türkiye’nin sergilediği büyüme oranında itici gücün mal ve hizmet ihracatı olduğunu açıkladı.
Bu dönemde net mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısının 6,8 puan olarak gerçekleştiğini, böylelikle yüksek oranlı büyümenin yüzde 92’sinin net mal ve hizmet ihracatından kaynaklandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracat artışının büyümedeki yansımalarının özellikle sanayi üretimi, kapasite kullanım oranı, istihdam gibi göstergelerde daha net görüldüğünü vurguladı.
“2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7,4 ile ikinci çeyreğinde yüzde 22, üçüncü çeyreğinde yüzde 7,4 oranında büyüyerek başarımızı perçinledik” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu performansla Türkiye’nin salgın döneminde ekonomisini en hızlı toparlayan G20 ülkesi olmasının beklendiğini anlattı.
Sanayi üretim endeksinin ekim ayında yıllık bazda yüzde 8,5 artışla 143,6 seviyesine yükselerek rekor bir değere ulaştığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İmalat sanayi kapasite kullanım oranı ise salgın öncesi düzeyi aşarak Aralık ayı itibarıyla yüzde 78,7 seviyesine çıkmıştır. Bu ivme istihdama da olumlu aksetmiş, Türkiye ekonomisi 2021 Ekim ayı itibariyle salgın öncesi döneme göre 2 milyon ilave istihdam oluşturmuştur. OECD üyesi ülkelerin istihdam bakımından ancak 2023 yılının üçüncü çeyreğinde toparlanması öngörülürken, Türk ekonomisi, dinamik yapısı ile salgın öncesi seviyelere hızla ulaşmayı başarmıştır” değerlendirmesini yaptı.
Her krizin beraberinde birçok fırsatı da getirdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarih boyunca küresel kriz dönemlerini iyi değerlendiren ülkelerin ekonomik bakımdan çok büyük sıçrama yapma imkânına da kavuştuğunu belirtti.
“HAYATA GEÇİRDİĞİMİZ REFORMLARLA TÜRK EKONOMİSİNİ PRANGALARINDAN KURTARMAYI BAŞARDIK”
Bugün küresel ekonomiye yön veren ülkelerin durumuna bakıldığında bu gerçeğin net bir şekilde görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak ülkemiz siyasi istikrarsızlık, iç sorunları sebebiyle çok uzun yıllar kriz dönemlerinde önüne açılan bu fırsat pencerelerini kullanamadı. Gazi Mustafa Kemal’in teşvik ve desteğiyle 1923 İzmir İktisat Kongresi’nde alınan kararlarının ömrü yalnızca altı yıl sürdü. Rahmetli Menderes’in başlattığı kalkınma hamlesi 27 Mayıs darbesiyle akamete uğradı. Merhum Özal’ın dirayetli liderliğinde yakalanan ivme 1990’ların belirsizlik atmosferinde maalesef hedefine varamadı. Dönemin Cumhurbaşkanının anayasa kitapçığını fırlatmasıyla tetiklediği 2001 krizinin ülkemize maliyeti ise 100 milyarlarca doları buluyor. Her on yılda bir tekrarlanan darbeler, milletimizi fakirleştirirken, çalışmadan, üretmeden hiçbir riske girmeden parasına para katmaya alışmış bir avuç rantçı elitin daha da zenginleşmesini sağladı. Millet kaybederken, emekli, memur, işçi, iş adamı, esnaf, üretici kaybederken krizden nemalanan bu seçkin azınlık kazanmaya, palazlanmaya, servetini arttırmaya devam etti.”
Türkiye’nin içine hapsedildiği bu kısır döngüyü 2002’de kendilerinin bozduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayata geçirdikleri reformlarla Türk ekonomisini prangalarından, Türk demokrasisini vesayet zincirlerinden kurtarmayı başardıklarını söyledi.
“2021 İHRACATIMIZ GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 32,9 ORANINDA ARTIŞLA 225 MİLYAR 368 MİLYON DOLAR OLARAK GERÇEKLEŞMİŞTİR”
Serbest piyasa ekonomisi anlayışıyla rekabeti esas alan, şeffaf ve öngörülebilir politikalarla Türkiye’yi kalkındırdıklarını, güçlendirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Türk ekonomisinin özellikle son iki yılda yakaladığı başarının sırrı işte bu büyük değişimde gizlidir. Türkiye ilk defa krizlerin altında ezilen değil, krizleri yöneten, hatta krizleri fırsata çeviren bir ülke konumuna gelmiştir. Salgın nedeniyle ortaya çıkan alternatif tedarikçi arama ve bölgeselleşme eğilimleri ülkemizin küresel tedarik zincirlerindeki coğrafi avantajını öne çıkarmış ve ihracatımızın önünü daha da açmıştır. Geçtiğimiz yılın üçüncü çeyreği itibarıyla ülkemizin küresel ihracattan aldığı pay ilk kez yüzde birin üzerine çıkmıştır. İhracatımız, tarihimizde ilk defa 200 milyar doları aşarak Orta Vadeli Program hedeflerinin de ötesine geçmiştir. Şimdi burada büyük bir gurur ve memnuniyetle ifade etmek isterim ki 2021 ihracatımız geçen yıla göre yüzde 32,9 oranında artışla 225 milyar 368 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Hamdolsun, bu bir rekordur. Dünden bugüne ulaştığımız bir rekordur”
Bundan 19 yıl önce 36 milyar dolardan devraldıkları ihracatı 2021 yılında altı kattan fazla arttırarak 225 milyar 368 milyon dolara çıkarmayı başarmış olmaktan mutluluk duyduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2002’de sadece 87,6 milyar dolar olan dış ticaret hacmimizi 2021 yılında 496,7 milyar dolara ulaştırdık. Dış ticaret açığımız ise önceki yıla göre yüzde 7,8 azalışla 45,9 milyar dolara gerilerken ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 5,8 puan artışla yüzde 83,1’e yükseldi. Bu oranın 2000 yılında sadece yüzde 51 olduğu dikkate alındığında Türkiye ekonomisinin bizim dönemimizde kaydettiği ilerleme çok daha iyi anlaşılacaktır. Ama muhalefet bu işten anlamaz. Onların derdi başka. Bizim derdimiz aşk. Az önce de kardeşlerim söyledi. İhracat, ihracat, ihracat” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin şu anda dünyayla yarıştığını, küresel bir yarışın içinde olduklarını ve son 12 ayın 11’inde ihracat rekoru kırıldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’de 33 bin 523 firma ihracat yaparken, 2021 sonu itibarıyla ihracatçı firma sayısının 101 bin 386’ya yükseldiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021 yılında ihracat ailesine katılan yeni firma sayısının 32 bini aştığını, 43 bin 264 firmanın da yeni pazarlara ihracat gerçekleştirdiğini söyledi.
Daha önce 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan beş il varken, bu sayının 21’e yükseldiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Konuşuyorlar, yok şöyle, yok böyle falan. Ya sen konuşmaktan ne anlarsın? Ama benim Anadolu’daki vatandaşım durmuyor. Gaziantep’te durmuyor, Eskişehir’de durmuyor ve devamlı dünyanın neresinde bir pazar varsa, bu pazarları dolaşıyor” dedi.
2021 yılında 81 ilin tamamı ihracat yaparken, 78 ilin geçen yıla göre ihracatını arttırmayı başardığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracat yapılan 75 fasıl ürün grubunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat değerlerine ulaşıldığını, en fazla ihracat artışının Amerika’ya olduğunu belirtti.
“EN ÖNEMLİ TİCARİ ORTAĞIMIZ OLAN AB’YE İHRACATIMIZ YÜZDE 33 ORANINDA ARTARAK 93,1 MİLYAR DOLARA ÇIKTI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye bunu da başardı. En önemli ticari ortak Avrupa Birliği’ne (AB) ihracatımız yüzde 33 oranında artarak 93,1 milyar dolara çıktı. Dahası AB’ye karşı net 7,7 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik. İhracatımızdaki artışın sadece belli bölgelere yoğunlaşmak yerine tüm dünyaya dengeli biçimde yayıldığını memnuniyetle görüyoruz sayenizde. Bunu sizlerle beraber başardık. Örneğin bu dönemde ihracatımız Güney Amerika’ya yüzde 86,6. Güney Amerika nere, Türkiye nere… AB dışı Avrupa ülkelerine yüzde 29, Yakın ve Orta Doğu ülkelerine yüzde 22,6, Kuzey Afrika Bölgesi’ne 44,8 oranında artış göstermiştir. Buralara gitmesen… Hani diyorlar ya ‘Kara Afrika’ Evet, bunlar yaratılmışların en şereflisi. Biz bunların hepsine gittik, gidiyoruz, gideceğiz. Nasıl burada futbol takımlarımızın yarısı neredeyse Afrika’dan ise pazarlar da evelallah bizimle beraber geleceği olgunlaştırıyor. Daha güzel olacak, hiç endişem yok.”
“TÜRKİYE, BİRÇOK SEKTÖRDE DÜNYA TİCARETİNDE SÖZ SAHİBİ BİR ÜLKE HÂLİNE GELMİŞTİR”
İhracatın değer bazında en fazla arttırıldığı ülkelere bakıldığında, ABD’ye yüzde 44,6 artış ile 14,7 milyar dolara, BAE’ye yüzde 94,3 artış ile 5,5 milyar dolara, Birleşik Krallığa yüzde 22 artışla 13,7 milyar dolara ulaşıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Demir-çelikte yüzde 70,9 oranında artışla 25,9 milyar doları, motorlu kara taşıtlarında yüzde 13,3 artışla 25 milyar doları, makinede yüzde 23,7 oranında artışla 20,8 milyar doları, hazır giyimde yüzde 22,2 oranında artışla 18,3 milyar doları yakaladık. Bu rakamlarla Türkiye, birçok sektörde dünya ticaretinde söz sahibi bir ülke hâline gelmiştir. Miktar yanında katma değer olarak da artan ihracatımızın kilogram birim değeri ise yüzde 17 yükselişle 1,29 dolara çıkmıştır. Ayrıca Türk lirası ile ticaret gerçekleştirdiğimiz ülke sayısını her geçen gün daha yukarı taşıyoruz. Ne olur Türk lirası deyip geçmeyin, bizim paramız çok önemli. İnşallah paramız, belirleyici olacak hiç endişe etmeyin. 2021 yılı itibariyle 205 ülke ve bölgeye, ihracat işlemlerimizi millî paramız ile gerçekleştirdik. Türk lirası ile yaptığımız dış ticaret hacmi, 183 milyar liraya ulaşmıştır. Mal ticaretindeki güçlü performansın, hizmet ticareti rakamlarına da müspet yansıdığını görüyoruz. Hizmet ihracatımızın bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 60 oranında artışla, 53 milyar dolara ulaşmasını ve cari işlemler dengesine 23 milyar dolarlık olumlu katkı yapmasını bekliyoruz. Oluşturduğumuz yeni yapı ve güçlendirilmiş destek programlarıyla bu rakamı kısa sürede 100 milyar dolara çıkarmayı amaçlıyoruz.”
Bu doğrultuda turizm ve lojistik dışındaki hizmet sektörlerinden yazılım, bilişim ve oyun sektörlerinde 10 milyar dolar, sağlık turizminde 5 milyar dolar, eğitim hizmetlerinde 3 milyar dolar, dizi film ve kültürel hizmetler sektöründe 2 milyar dolar ihracata kısa zamanda ulaşacak bir yol haritasını hayata geçirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca ülkenin sanayi alt yapısının yeşil dönüşümünün tamamlanmasının da ihmal edilen bir başlık olmadığını söyledi.
“İHRACATÇIYI DESTEKLEMEK ÜZERE AYIRDIĞIMIZ BÜTÇEYİ ARTTIRACAĞIZ”
Cari fazla veren bir ülke konumuna hızla ulaşmak için 2022 yılı ekonomik büyüme hedefini yüzde 5 olarak belirlediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İhracatımızdaki güçlü performans sayesinde orta vadeli programın geçtiğimiz yılki hedefini zaten aşmıştık. Bu programda önümüzdeki sene için yaklaşık 231 milyar dolarlık ihracat belirlemiştik. Gelecek yıl da bu rakamın üstüne çıkacağımıza ben inanıyorum. Onun için 2022 hedeflerimizi 250 milyar dolar olarak revize ediyoruz. Ülkemizin medarıiftiharı olan siz ihracatçılarımızın gelecek sene bize bu gururu da yaşatacağınıza ben yürekten inanıyorum. Siz bu hedef doğrultusunda ilerlerken, Cumhurbaşkanı ve hükûmet olarak biz de sizin yanınızda olmayı sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eylül ayındaki son buluşmamızda İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi’nin müjdesini vermiştim. İhracatçılarımızın finansmana erişimini iyileştirmeyi ve teminat sorunlarını çözmeyi hedefleyen bu şirketi kısa sürede kurduk. Faaliyete 1 Mart 2022 tarihinde geçecek olan şirketimizin şimdiden tüm ihracatçılarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Bu arada inşallah Finans Merkezimizi de harekete geçireceğiz” diye ekledi.
Öte yandan 2022 yılı için ihracatçıyı desteklemek üzere ayırdıkları bütçeyi de arttıracaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yazılım, bilişim, sağlık turizmi, eğitim, teknik müşavirlik, savunma, makine ve eczacılık başta olmak üzere katma değer oluşturan tüm sektörlere yönelik yeni destek programlarını devreye aldıklarını söyledi.
Hazırlıkları devam eden Uzak Ülkeler Stratejisi’nin tanıtımını önümüzdeki günlerde yapacaklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatın kesintisiz olarak sürdürülmesi için kara, deniz, hava ve demiryolu alt yapılarını iyileştirip, yeni lojistik çözümler geliştirdiklerini belirtti.
Dünyanın farklı bölgelerine daha etkili erişim imkânı sağlayan Yurtdışı Lojistik Dağıtım Ağları Projesi’ni yakında paylaşacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkeyi elektronik ihracatta da lider ülkeler arasına taşımak için yeni stratejiler tasarladıklarını kaydetti.
Kolay İhracat Platformu’nun, KOBİ’ler ve bireysel girişimciler başta olmak üzere 35 binin üzerinde kayıtlı kullanıcıya yol gösterdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu uygulamayı yeni nesil ihracat modelleri kapsamında güncelleyerek etkinliğini arttıracaklarını belirtti.
Ticaret diplomasisinin saha neferleri olan ihracatçıların, ülkeye ve millete dair hiçbir vizyonu olmayan felaket tellallarına kulak asmadan yollarına devam etmelerini isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Cumhurbaşkanı olarak ben sizlere güveniyorum. Rabbim yolumuzu ve bahtımızı açık etsin diyorum. 225 milyar 368 milyon dolarlık rekor ihracatımızın milletimize ve sizlere hayırlı olmasını diliyorum. Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran Türk İhracatçılar Meclisi’nin değerli üyelerine, kıymetli ihracatçılarımıza teşekkür ediyorum. Ticaret Bakanlığımızı, Sayın Bakan ve ekibini ticaretimizin artması için fedakârca çalışan herkesi tebrik ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programında yaptığı konuşmada, “Yılın tamamında ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık. 2024 yılı mal ihracatımız, 2023 yılına göre yüzde 2,5 oranında artarak 262 milyar dolara çıktı” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) iş birliği ile Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 2024 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programına katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programdaki konuşmasında, katılımcıları selamlarken iş dünyasının, Türk milletinin, dost ve kardeş halkların yeni yılını tebrik etti.
Katılımcıların 1 Ocak itibarıyla başlayan üç aylarını da tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabb’im bizleri Ramazan-ı Şerif’e de sağlık ve afiyetle kavuştursun diyorum” ifadesini kullandı.
“GAZZE MEZALİMİ İÇİMİZDE BÜYÜK BİR YARA OLARAK 2024 SENESİ BOYUNCA DA KANAMAYA DEVAM ETTİ”
Gazze ve Lübnan başta olmak üzere Türkiye’nin yakın çevresinde savaşların, katliamların ve çatışmaların eksik olmadığı zorlu bir yılın geride bırakıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tüm dünyanın gözleri önünde 15 aydır devam eden ve 50 bin masumun hayatına mal olan Gazze mezalimi içimizde büyük bir yara olarak 2024 senesi boyunca da kanamaya devam etti. 2024’ün son haftalarında Suriye’ye doğan özgürlük ve adalet güneşinin 2025 senesinde savaş uçaklarının kararttığı Gazze semalarında da sökün etmesini yürekten temenni ediyoruz. Suriye’de 13 yıl boyunca olduğu gibi 7 Ekim 2023’ten beri maruz kaldıkları zulüm karşısında Filistinli kardeşlerimizi de yalnız bırakmadık. Çeşitli kanallardan gönderdiğimiz 100 bin tonluk insani yardımla Gazzeli mazlumların yükünü bir nebze olsun hafifletmeye çalıştık. Filistin devletinin daha fazla ülke tarafından tanınması için diplomatik alanda yürütülen tüm çabalara hem destek verdik hem de öncülük ettik. İsrail’le ticari işlemleri tamamen durduran tek ülke yine Türkiye olmuştur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca Filistin Serbest Ticaret Anlaşması’nı genişletme müzakerelerini tamamlayarak hem Filistin halkının alınan karardan zarar görmemesini temin ettiklerini hem de kendilerine ilave katkılarda bulunduklarını kaydetti.
Kış mevsiminin bastırmasıyla insani felaketin ağırlaştığı Gazze’de tek bir masumun daha hayattan kopartılmasına tahammülleri olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu anlayışla katliamların bir an önce durması ve kalıcı barışa giden yolun önünün açılması için yoğun gayret sarf ediyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde çok yönlü yürüttüğümüz bu çabalarımızın müspet sonuçlarını görmeyi ümit ediyoruz. Filistin halkıyla dayanışma adına hükûmetimizin aldığı bu karara destek veren iş dünyamızın tüm temsilcilerine bir kez daha şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. İçeriden ve dışarıdan gelen bütün eleştirilere rağmen nasıl Suriye’de haklı çıkan biz olduysak Gazze krizinde de tarih haklılığımızı teyit edecek, Türkiye’nin adaletten, barıştan ve merhametten yana olan tavrının isabetli olduğunu görecektir. Allah’ın izniyle bundan en küçük bir şüphe duymadık ve duymuyoruz.”
“ENFLASYONLA MÜCADELE DÜNYADA GEÇEN YILA DAMGASINI VURDU”
Her yıl, bir önceki yılın dış ticaret rakamlarını değerlendirmenin iktidarlarının âdeta bir geleneği hâline geldiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karnemizi önümüze koyduğumuz, başarılarımızın ve eksiklerimizin muhasebesini yaptığımız bu toplantılarımıza büyük önem veriyoruz. Bunu, aynı zamanda halka hesap verme prensibimizin asli bir unsuru olarak görüyoruz. Bu gelenek inşallah bundan sonra da devam edecek” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her yıl artan dış ticaret rakamlarının bir tarafında hükûmetin, diğer tarafında özel sektörün bulunduğunu belirterek fedakârca çalışarak Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran ihracatçıları ve iş dünyasının elçilerini tebrik etti.
“BÖLGEMİZDE YAŞANAN BÜTÜN ZORLUKLARA RAĞMEN TÜRKİYE HEDEFLERİNE DOĞRU EMİN ADIMLARLA İLERLEMEKTEDİR”
2024 yılında Türkiye’nin dış ticaret alanında yakaladığı ivmeyi tüm yönleriyle inceleyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Dış ticaret rakamlarının objektif değerlendirmesini yaparken şu noktanın gözden ırak tutulmaması gerektiği kanaatindeyim. Türkiye olarak özellikle bölgesel gelişmeler bağlamında belirsizliklerle dolu son derece sancılı ve sarsıntılı bir yıl geçirdik. Karadeniz’den komşularımız olan Rusya-Ukrayna arasındaki savaş, kimi zaman çok tehlikeli boyutlara vararak 2024 yılında da devam etti. Koronavirüs sürecinde geçici denilerek devreye alınan korumacı tedbirler maalesef geçen yıl da küresel ticareti olumsuz etkilemeyi sürdürdü. Tüketim, üretim ve enflasyon gibi temel ekonomik göstergelerde salgınla beraber başlayan bozulmanın üstesinden henüz gelinemedi. Jeopolitik gerilimler, siyasi çalkantılar ve henüz tam istenilen seviyelere gelinemeyen enflasyonla mücadele dünyada geçen yıla damgasını vurdu.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 senesinde nispeten daha iyi bir yıl beklenildiğini, 2025’te küresel iktisadi faaliyetin toparlanmakla birlikte salgın öncesi ortalamalarının altında seyredeceğinin anlaşıldığını vurgulayarak, OECD’nin tahminlerine göre dünya ekonomisinin 2024 yılını yüzde 3,2’lik büyümeyle kapatacağının, 2025 yılında ise yüzde 3,3’lük bir büyüme oranına ulaşacağının öngörüldüğüne değindi.
ABD ekonomisinin sırasıyla yüzde 2,8 ve yüzde 2,2 oranında, Avro Bölgesi’nin ise yüzde 0,8 ve yüzde 1,2 oranında büyümesinin beklendiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “En büyük ticaret ortağımız olan Almanya’daki olumsuz görünümün bizim açımızdan Avro Bölgesi için önemli bir risk unsuru teşkil etmektedir. Ama kendimize yeni pazarlar, yeni ticaret ortakları bularak inşallah bu riski de minimize etmeye çalışacağız. Genel tabloya baktığımızda, şunu net bir şekilde görebiliyoruz. Küresel mal ve hizmet ticareti 2025 yılı için olumlu sinyaller vermesine karşın çözüme kavuşturulamayan sıcak çatışmalar ve jeopolitik gerilimler sebebiyle daha tedbirli, temkinli hareket etmemizi elzem kılmaktadır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel ekonomide ve bölgede yaşanan bütün bu zorluklara rağmen Türkiye’nin hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlediğini belirtti.
“İSTİHDAM SON BİR YILDA 1 MİLYON 31 BİN KİŞİ ARTTI”
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejisiyle yeni başarı hikâyeleri yazmaya devam edeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu verileri paylaştı: “2024 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 oranında büyüme kaydeden ekonomimiz tam 17 çeyrektir, kesintisiz büyüyor. Böylece yılın ilk 9 ayında yüzde 3,2 oranında büyüme oranına ulaştık. 2023 yılında 1 trilyon 130 milyar dolar olan ekonomimiz 2024 yılının üçüncü çeyreğinde yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar doları buldu. 2023 yılında 13 bin 243 dolar olan kişi başına gelirimizin 2024 yılında 15 bin doları aşmasını, 2025 yılında ise 17 bin dolar seviyesinin üzerine çıkmasını bekliyoruz; nereden nereye. 2025 yılı için net ihracat ve sabit sermaye yatırımlarının da desteğiyle yüzde 4 büyüme oranına ulaşmayı hedefliyoruz. Üretimin güçlü etkilerinin son açıklanan istihdam verilerine de yansıdığını memnuniyetle ifade etmek isterim. İstihdam son bir yılda 1 milyon 31 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin sayısı 2024 yılı ekim ayında 32 milyon 970 bin kişiye ulaşarak tarihin en yüksek seviyesini gördü. Ocak-Ekim 2024 döneminde, işsizlik oranımız ortalama yüzde 8,8 oranıyla son 23 yılın en düşük düzeyine inmiştir. Erkeklerde yüzde 6,6 ile yine işsizlikte tarihimizin en iyi oranını yakaladık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılı haziran ayında başlayan ve enflasyonla mücadelede sağlam bir zemin oluşturmayı amaçlayan geçiş sürecinin 2024 yılı haziran ayı itibarıyla sona erdiğini, ikinci aşama olan dezenflasyon sürecinin başladığını dile getirdi.
“2025 YILINDA DA ENFLASYON ORANIMIZ İLAN EDİLEN SEVİYELERDE GERÇEKLEŞECEK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sabah TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılına ait enflasyon verilerinin uyguladıkları politikaların doğruluğunu teyit ettiğini belirterek, “Enflasyon aralıkta aylık bazda yüzde 1,03 olurken yıllık bazda yüzde 44,38’e gerilemiştir. Yıllık enflasyon 2023 sonuna göre 20 puan, 2024 Mayıs ayındaki zirve seviyesine göre 31 puan düşmüştür. 2025 yılında da enflasyon oranımız orta vadeli programla ve enflasyon raporunda ilan edilen seviyelerle uyumlu şekilde gerçekleşecektir. Bu umut verici gelişmelerin arkası inşallah gelecek” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, piyasaların hükûmete, politikalara, ekonomi programına ve tüm bunlarla birlikte Türk ekonomisinin güçlü potansiyeline güvendiğini vurguladı.
Bu konuda ihracatçıların desteğinin çok kıymetli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek ihracatımızı hedeflerimizle uyumlu bir şekilde artırmaya gerekse enflasyonu tekrar tek haneli rakamlara düşürmeye katkıda bulunmak için iş dünyamızın tüm paydaşlarından samimi destek bekliyoruz” diye konuştu.
“İHRACATÇILARIMIZIN MESELELERİYLE İLGİLENDİK”
Türkiye’yi çok farklı seviyeye taşıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçılar ve iş insanlarıyla yüzlerce seyahate çıkıp dünyayı adeta karış karış dolaştıklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gittikleri her yerde Türkiye’nin potansiyelini, gücünü ve imkânlarını devlet adamlarına ve iş dünyasının temsilcilerine birlikte anlattıklarını kaydederek, “Büyük-küçük ayrımı yapmadan ihracatçılarımızın meseleleriyle ilgilendik. Gümrük işlemlerinden vize sorunlarına, alacak tahsilatından serbest ticaret anlaşmalarına kadar her alanda çözümler ürettik. Zorluklarla karşılaşsak da hep yeni yollar, yöntemler ve pazarlar bulduk” diye konuştu.
Afrika ve Latin Amerika açılım politikaları sayesinde Türk iş dünyasının bu coğrafyalarda da engelleri aşarak güçlü varlık göstermeye başladığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün hamdolsun dünyanın her köşesinde ihracattayız. İhracat, Türk ekonomisinin amiral gemisi vasfını hâlen koruyor. Nitekim 2024 yılının ihracat rakamlarına baktığımızda bunu net şekilde görebiliyoruz” ifadesini kullandı.
“2024’TE AVRUPA BİRLİĞİ’NE İHRACATIMIZ YÜZDE 4,2 ARTIŞLA 108,7 MİLYAR DOLARA ULAŞMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıla ait dış ticaret verilerine değinerek şunları paylaştı: “Öncelikle 2024 yılı aralık ayında ihracatımız yüzde 2,2 artışla 23,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Böylece aralık ayı aylık ihracat rekorunu kırdık. İthalatımız ise yüzde 11,1’lik artışla 32,3 milyar dolar oldu. Yılın tamamında ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık. Biraz evvel ifade ettiğim olumsuzluklara rağmen 2024 yılı mal ihracatımız, 2023’e göre yüzde 2,5 oranında artışla 262 milyar dolara çıktı. Ayrıca son 19 ayın 12’sinde o ayın ihracat rekorunu kırdık. 2024 yılı ocak-aralık döneminde 31 ilimiz 1 milyar doların üzerinde ihracat yaparken, 54 ilimiz de ihracatını artırmıştır. En fazla ihracat yapan 5 ilimiz sırasıyla 56,8 milyar dolarla İstanbul, 32 milyar dolarla Kocaeli, 23,8 milyar dolarla İzmir, 18,2 milyar dolarla Bursa ve 13,2 milyar dolarla Tekirdağ’dır. 2024 yılı genelinde ise ithalatımız yüzde 4,9 düşüşle 344,1 milyar dolara inmiştir.”
Geçen yıl dış ticaret dengesinde olumlu kazanımlar elde ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “2023’te 106,3 milyar dolar olan dış ticaret açığını, 2024’te 82,2 milyar dolara kadar indirdik. Yani 2024’te dış ticaret açığını tam 24 milyar dolar düşürdük. 2024’te ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 5,5 puan artışla yüzde 76,1’e yükseldi. Bu oran, göreve geldiğimiz 2002 yılında sadece yüzde 50 civarındaydı. 2024 yılında ihracatımızda kıymet bazında artışta öne çıkan ilk üç ülke ise yüzde 22,2 artışla Birleşik Krallık, yüzde 9,9 artışla Amerika Birleşik Devletleri ve yüzde 52’lik artışla Suudi Arabistan olmuştur. 2024 yılında Avrupa Birliği’ne ihracatımız yüzde 4,2 artışla 108,7 milyar dolara ulaşmıştır. Avrupa Birliği’nin son 12 ayda ithalatının yüzde 7,5 gerilediği bir ortamda, ülkemizin bu pazara ihracatının artması çok mühimdir. Ayrıca İslam İşbirliği Teşkilatı üyelerine ihracatımız yüzde 6,1 artarak 70,1 milyar dolara, Türk Devletleri Teşkilatı ülkelerine yüzde 12,9 artışla 11,1 milyar dolara yükselmiştir.”
“EKONOMİMİZ DAHA DENGELİ BÜYÜME TRENDİNDE İLERLEMEKTEDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İhracatın değer bazında en çok arttığı ilk üç fasılaya şöyle bir baktığımızda motorlu kara taşıtlarında yüzde 5,3 artışla 32,5 milyar doları, demir ve çelikte yüzde 15,1 artışla 10,2 milyar doları, elektrikli makine ve cihazlarda yüzde 6,4 artışla 16,4 milyar doları yakaladığımızı görüyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Üretimdeki orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün katkısının altını çizmek istediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2024 yılında yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı, kıymet bazında tam yüzde 19 oranında artışla 8,8 milyar dolara yükselmiştir. Orta-yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı ise yüzde 2,8 artışla 92,4 milyar dolara ulaşmıştır. 2022’de yüzde 36,9 olan orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatının payı 2023’te yüzde 40,4’e, bu yıl yüzde 41’e çıkmıştır. Bu durum, ürünlerimizdeki nitelik artışının önemli işaretidir. Döviz ihtiyacımız azalırken makroekonomik istikrarımız güçlenmekte, dolayısıyla ekonomimiz daha dengeli büyüme trendinde ilerlemektedir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracat rakamlarının ülke, millet ve ekonomi için hayırlara vesile olmasını temenni ederek, “Bu başarının altında fabrikalarda alın teri döken işçiden ustabaşına, atölyelerde emek veren çıraktan kalfaya, insanımıza istihdam kapısı olan işveren ve yatırımcıdan ürünlerimizi dünyayla buluşturan ihracatçılarımıza kadar herkesin imzası vardır. Tabii bu rekor ihracat rakamlarına, kadınların yüzde 20’nin üzerinde katkı yaptığını memnuniyetle belirtmek isterim. Başta kadınlar olmak üzere bütün ihracatçılarımızı ve emeği geçen herkesi yürekten tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mal ihracatı gibi hizmet ihracatında da hedeflerini aşmanın bahtiyarlığını yaşadıklarını söyledi.
2024 yılında hizmet ihracatı hedeflerinin 110 milyar dolar olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yılın ilk 10 ayında 97,1 milyar dolar hizmet ihracatına ve 54 milyar dolar hizmet ticareti fazlasına ulaştık. Yıllıklandırılmış olarak bakıldığında, ekim ayı itibarıyla gerçekleştirdiğimiz 112,5 milyar dolar hizmet ihracatı ile hedefimiz olan 110 milyar doların üzerine çıktık” diye konuştu.
Gerek mal ticaretinde gerçekleşen performansın gerekse hizmetlerin güçlü katkısının cari işlemler dengesine olumlu yansıdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Cari işlemler hesabı 5 yıl sonra ilk kez son 5 aydır aylık bazda fazla vermiştir. 2024 yılı sonunda cari işlemler açığının geçen yılki 40,4 milyar dolardan 10-11 milyar dolar seviyesine kadar gerileyeceği anlaşılıyor. Böylece 2024 yılında cari işlemler açığının millî gelire oranının yüzde 1’in altında kalacağına inanıyoruz. Hep söylediğim gibi bu başarılar yalnızca birer başlangıç noktasıdır. Çok daha büyük başarılara ulaşmak için durmadan, yorulmadan, yandık-bittik diyen felaket tellallarına aldırmadan çalışmaya devam edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk ekonomisinin kıvanç kaynağı olan ihracatçıların dün olduğu gibi yarın ve daima yanlarında olacaklarını dile getirerek, “2024 yılında mal ve hizmet ihracatçılarımıza toplam 24,7 milyar lira destek sağladık. İhracat desteklerine tahsis ettiğimiz bütçeyi 2025 yılında 33 milyar liraya çıkartıyoruz” ifadelerini kullandı.
İhracatçıların finansmana erişimini kolaylaştırmak için devletin ilgili tüm kurumlarının ortak çaba harcadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, finansmanda sadece Eximbank’la yetinmediklerini, İhracatı Geliştirme Anonim Şirketiyle önemli bir adım atarken, kefalet sistemiyle de teminat sorununa çözüm getirdiklerini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merkez Bankamız finansmana erişimi desteklemek amacıyla reeskont kredilerinin günlük limitini 13 kat artışla 4 milyar liraya çıkardı. Merkez Bankası son 1 yılda 573 milyar liralık reeskont kredisi kullandırdı” dedi.
“DESTEK SÜREÇLERİNİ HIZLANDIRMAYI AMAÇLIYORUZ”
Türkiye’yi daha güçlü, rekabetçi ve sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuşturmak için yoğun çaba içinde olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret Bakanlığımızca ‘2025 Yılı İhracat Planı’ çalışmalarını da başlatmış bulunuyoruz. İhracatçılarımızın yurt içi ve yurt dışı fuar katılımlarına yönelik desteklerin kapsamını genişletmeyi, desteklere erişimini kolaylaştırmayı ve destek süreçlerini hızlandırmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.
Sadece 2024 yılının değerlendirmesini yapmadıklarını, aynı zamanda 2025’in de hedeflerini belirlediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Geçtiğimiz sene, 2024 yılı mal ve hizmet ihracatı için sizlere 375 milyar dolar hedefini koymuştum ve hamdolsun size olan güvenimi boşa çıkarmadınız. 2025 yılında mal ve hizmet ihracatı olarak toplamda 390 milyar doları geçeceğimize inanıyorum. Önümüzdeki yıl, hedeflerimizi de aşan bir ihracat rakamına ulaşacağınız konusunda Cumhurbaşkanınız olarak ben sizlere güveniyorum.”
Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamının ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ticaret Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu ve ticaretin artırılması için özveriyle çalışan herkesi tebrik etti.
“Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge vizyonumuzu gerçeğe dönüştüreceğiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Önümüzdeki dönemde terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge vizyonumuzu gerçeğe dönüştürmek için kararlı adımlar atacağız. Ülkemizin önünde yeni bir yol açacak bu sürecin suhuletle, karşılıklı iyi niyet ve anlayış içinde yürümesi için her türlü gayreti gösteriyoruz. Ama gerektiğinde, devletimizin kadife eldiven içindeki demir yumruğunu devreye almaktan da çekinmeyeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajında şunları kaydetti:
“Aziz milletim, hepinizi en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Bugün 2024’e veda ediyor, yeni umut, beklenti ve hayallerle 2025 senesini karşılıyoruz. Öncelikle yeni miladi yılın ülkemiz, milletimiz, gönül coğrafyamız ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
“BİRBİRİMİZE DAHA SIKI KENETLENECEĞİZ”
Geçtiğimiz yıl boyunca istiklal ve istikbalimiz uğrunda toprağa düşen tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Millet olarak 2025 yılında birliğimizi, beraberliğimizi, dayanışmamızı, inşallah, daha da güçlendirecek, birbirimize daha sıkı kenetleneceğiz.
Geride bıraktığımız 2024 senesi, ülkemiz içinde ve bölgemizde pek çok kritik gelişmeye sahne oldu. Mahallî idareler seçimlerini, tam bir demokrasi şöleni havasında, Türk demokrasisinin olgunluğunu tüm dünyaya yeniden gösterdiğimiz bir iklimde, hamdolsun, başarıyla gerçekleştirdik.
Milletimizin iradesi sandıkta özgürce tecelli ederken, kazanan demokrasimizle birlikte yine 85 milyon vatandaşımızın tamamı oldu. Tercihleri ne olursa olsun, seçim sandıklarını birer bayram yerine çeviren vatandaşlarıma bugün bir kez daha teşekkür ediyorum.
Seçimlere ve bölgemizde patlak veren yeni krizlere rağmen, kararlılıkla uyguladığımız ekonomi programımızın meyvelerini toplamaya başladık. İstihdamda, ihracatta, üretimde, turizmde, savunma sanayiinde ve diğer alanlarda çok önemli başarılara imza attık.
Deprem bölgemizi yeniden ayağa kaldırma çalışmalarımızda ciddi mesafe katettik. Yeni yılda bu çalışmalar daha da hızlanacak.
Enflasyondaki düşüşün, özellikle yılın son aylarında, artarak devam etmesi 2025 yılı hedeflerimize ulaşacağımızı teyit ediyor. Vatandaşımızın refah kaybını telafi edecek, alım gücünü artıracak politikalara ağırlık vermek suretiyle, inşallah, daha iyi yerlere geleceğiz.
“HEDEFLERİMİZE ULAŞACAĞIZ”
Konut, kira ve gıda başta olmak üzere fahiş fiyatlarla milletin ekmeğine göz diken fırsatçılarla mücadelemizi, 2025 senesinde de kararlılıkla devam ettireceğiz.
Vatandaşlarımdan, geçmişte Türkiye’ye çok ağır faturalar ödetmiş popülist söylemlere prim vermemelerini özellikle istirham ediyorum.
Son 22 yılda bu ülkenin ve milletin tüm meselelerini nasıl biz çözdüysek, ekonomideki konjonktürel sıkıntıların üstesinden de yine biz geleceğiz. Doğru yoldayız, Allah’ın izniyle hedeflerimize de ulaşacağız. Sizlerden sadece biraz daha sabır, metanet ve anlayış istiyoruz.
“YENİ DÖNEMİN SURİYE’DE KALICI İSTİKRARA KAPI ARALAMASI İÇİN GEREKEN HER TÜRLÜ DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ”
Aziz milletim, 2024 senesinin son haftaları köklü tarihî, beşerî ve komşuluk ilişkilerimizin bulunduğu Suriye’de yeni bir dönemin kıvılcımı oldu. Yeni dönemin Suriye’de kalıcı barışa, huzura, istikrara ve ekonomik refaha kapı aralaması için gereken her türlü desteği sağlayacağız.
Suriye’de istikrar ortamı kök saldıkça inanıyorum ki, 13 yıldır vatan hasreti çeken Suriyeli muhacirlerin gönüllü geri dönüşü de kolaylaşacaktır. Bu süre boyunca ensar millet olmanın en güzel örneklerini sergileyen tüm vatandaşlarımdan Allah razı olsun” diyorum.
“GAZZE’DEKİ KATLİAMLARA İLK GÜNDEN İTİBAREN EN GÜÇLÜ TEPKİYİ VEREN ÜLKEYİZ”
Gazze’deki katliamlara ilk günden itibaren en güçlü tepkiyi veren, vicdanlı ve adaletli duruşunu her platformda ortaya koyan ülke konumundayız. Gazze’de ve diğer Filistin topraklarında 15 aydır devam eden katliamların son bulması, burada da barışın tesisi için yoğun gayret sarf ediyoruz.
Başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırları temelinde özgür, egemen ve toprak bütünlüğüne sahip bir Filistin devletinin kurulması için 2025 yılında da tüm gücümüzle çalışacağız.
“TEMENNİMİZ, 2025 YILINDA KUZEYİMİZDE DE YENİ BİR DÖNEMİN BAŞLAMASIDIR”
Her ikisi de Karadeniz’den komşumuz olan Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın adil bir barışla sona erdirilmesi önceliğimiz olmayı sürdürüyor. Temennimiz, 2025 yılında kuzeyimizde de yeni bir dönemin başlamasıdır.
Sınırlarımız ötesinde bütün bu diplomatik hamleleri hayata geçirirken, ülkemiz içinde en önemli gündemimiz iç cephemizin tahkimatı olacaktır.
Türkiye Yüzyılı’nı, kardeşliğin yüzyılı yapmakta kararlıyız. Önümüzdeki dönemde terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge vizyonumuzu gerçeğe dönüştürmek için kararlı adımlar atacağız. Ülkemizin önünde yeni bir yol açacak bu sürecin suhuletle, karşılıklı iyi niyet ve anlayış içinde yürümesi için her türlü gayreti gösteriyoruz. Ama gerektiğinde, devletimizin kadife eldiven içindeki demir yumruğunu devreye almaktan da çekinmeyeceğiz.
Bu çerçevede 2025 yılında milletimize inşallah yeni müjdeler vermeyi ümit ve arzu ediyoruz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
Rabbim bizleri hizmetkârı olmaktan şeref duyduğumuz aziz milletimize ve umudunu Türkiye’ye bağlamış yüz milyonlarca mazluma mahcup etmesin diyorum. Bu temennilerle yeni takvim yılının ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlar getirmesini diliyor, her birinizi saygıyla selamlıyorum.
Yeni miladi yılınız kutlu olsun. Kalın sağlıcakla.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.